MAKRİ VE LİVİSİ SEYAHAT İZLENİMLERİ 1897, SOTİRİA ALİBERTİ  (s. 160,161,162)

Çeviren ve yayına hazırlayan: TUNÇ TOKAY

Bölüm 3

Birinci ve ikinci konuşmama katılan herkesi ziyaret ederek teşekkür etmek zorunda kaldım. Temmuz ayı boyunca doğunun kavurucu güneşi altında, bu kesinlikle hoş ve rahatlatıcı değildi, ama görev zorunluydu. Bunu, öğleden önceleri ve sonraları, iki asil yardımcım Bayan Irene Mousaios ve Bayan Hrysanthi Georgallidou ile yapıyordum. Çok terliyoruz, sokaklardan geçiyoruz, bahçelere giriyoruz, evler arasından yokuş yukarı çıkıyoruz – iniyoruz…

Sakinlerin yaz yaşamının daha eksiksiz bir resmini oluşturmak için evlerin çoğunu ziyaret ettim. Hemen hemen tüm evler, ritim ve zarafetten yoksun ama iyi inşa edilmiş ve büyük pencerelerle havalandırılıyor. Üst katta kabul için kullanılan geniş odalar var. Birçoğu güneş ışığını alıyor. Örtüler, yani yatak örtüsü, çarşaf, perde ve benzerleri el işleri, ev yapımı ve her evde dokunuyor. Kadınların genel el sanatları çalışmalarını görmek istedim. Evlerin çoğunda iç ekonominin kazançlı aracı dokuma tezgâhı ve dikiş makinesi bulunuyor. Kadının çalıştığı her yerde yeni dünyalar, yeni işler, emek ve göz nuru var.

Genç veya müstakbel gelin, kalbinin tüm düşüncelerini, arzularını ve eğilimlerini nakışların üzerine işler. İşlediği çiçeğe daha güzel ve daha hoş bir renk vermeye çalışan, bu kadar emek veren kaç kişi güzel rüyalar görmez ki?

Halı dokumacılığı gelişmemiş. Osmanlılar tarafından seccade, Akdeniz şehirlerinde, Pissidia’nın başkenti Sparta’da (Isparta), Adana’da, Ankara’da ve ikincil şehirlerde büyük bir zarafetle dokunuyor. Makrililer onları ticaret için satın alıyor. Yine de Makri pamuklu dokuma ve halı dokumacılığı üretiminde çalışan kadınların fırınları yakmak yerine yetenekli bir dokumacı olması, daha çok kazanması ve rahat bir yaşam sürmesi için bir dokuma merkezi haline gelebilirdi. Belki de istedikleri imkanlardan yoksundular. Onları cesaretlendirebilecek ve destekleyebilecek, okulların inşasından ve diğer bayındırlık işlerinin yapılmasından yana olan cömert insanlar var. Doğru bir şekilde toplumun hayırseveri olarak adlandırılan, büyük ve nezih bir okulun kurucusu N. Louizidis bunlardan biri…

Bu tür hayır projelerini destekleyen başka zengin hayırseverler de var. Belki onları harekete geçirmek için öncü olacak hayırsever zarif bir ele ihtiyaç vardır. Ben harekete geçiyorum. Makri’nin kadınları ayağa kalkmalı ve şehirlerinin daha iyi olması için çalışmalıdır! Gelin bu hayırsever amaç için birleşelim. Ortak bir tekstil fabrikası, bir zanaat okulu kurulsun. Bunun için gençlerimizi teşvik edelim, önyargıları çiğneyelim, olumsuz seslere kulaklarımızı kapatalım, cesaretimiz kırılmasın, sıkıntılardan ve hayal kırıklıklarından yılmayalım. Bunu yapmazlarsa, ulusun ve toplumlarının sevgisinden mahrum kalacaklardır. Ortak yarar için çalışanlar ahlaki tatmin hissedecek ve Tanrı onların çalışmalarını kutsayacaktır. Toplumun ve okulların hayırseveri Bay N. Louizidis’in soylu eşi Bayan Kalliopi neden hemcinslerinin velinimeti olmasın? Şunu söylemek yeterli: haydi çalışalım! Saygın hanımlar; Maria I. Louzidou, Sarafi, Vassiliadou, Pavlidou, Mousaios ve diğerleri geride kalmayacaktır.

Kadın zanaatı durgunsa, kadınların eğitimi fazla ilerleme göstermiyor. Yakınlarda Türklere hizmet veren, mevcut tek Kız Mektebi’nin kapılarını kapattığını üzülerek öğrendim. Erkek okulları korunuyor, eğitime devam ediyor. Kız okulları kapanıyor, peki bu neden oluyor? Kaynak eksikliğinden mi, liyakatsiz personelin başarısızlığından mı, yoksa sakinlerin ilgisizliğinden mi kaynaklanıyor? Bunun yanlış olduğu çok bariz. Bir annenin, bu büyük eksiklikten şikayet ettiğini duydum. Tabii ki kızların ‘erkeklerin’ okullarına devam etmesi, zaten olduğu gibi mümkün, ama bu yeterli değil. Kalbin ve ahlakın oluşumu da gereklidir. Bu sadece kadının işi değildir ve her sapma, kasvetli cehalet yıllarını hatırlatır. Ve ciddi duruşu, erkeksi üslubu, kuru öğretim yöntemi olan bir öğretmen, ne kadar iyi ve bağışlayıcı olursa olsun, kız okulu öğretmenin yerini asla alamaz. Sesinin kadınsı tonları, bakışı, sempati ve anne şefkatine sahip yaklaşımıyla kızlar, en hassas döneminde, aşkın hazinelerini yalnızca kendi öğretmenleri aracılığıyla şekillendirir ve keşfeder. Bunun dışında harika bir sebep daha var. Çalışma yılları daha uzun olduğu için, kızlar iyi konuşma, iyi telaffuz, sert ve yozlaşmış dilden ve kaba aksandan kaçınma fırsatı bulur. Beni en çok bu etkiliyor, çünkü Livisi lehçesiyle konuşanların çoğunu anlamıyorum veya anlayamıyorum. Bu nedenle kızların eğitimini ihmal etmemek gerekir, çünkü ulusal dili erkekler değil anneler korur. Annelerin yüksek öğrenim ve eğitim yelpazesi, bir zamanlar daha fazla özen gösterildiğini kanıtlıyor. Birçoğu Arsakeion’da, Smyrna’da, Konstantinopolis’te, ne yazık ki bugün mümkün olmayan eğitimi gördü. Bayan Irini Mousaiou, Arsakeio, bunun yanı sıra Bayan Vassiliadou ve Pavlidou da iyi okul mezunlarıdır. Amerikan Okulu’nda eğitim görmüş, eğitim açısından bir İngiliz’den eksik kalmayan sıra dışı, zarif ve cömert kadınlardan söz ediyorum. Konstantinopolis’teki Robert Okulu’nda Livisi’den Profesör Bay Konstas Konstantinos zaten biliniyor. Onlarla harika zaman geçirdim.

Makri ve Livisi, kapsamlı ticaretleri nedeniyle gelişen topluluklardır ve bir değil iki Kız Okulu’nu sürdürebilirler. Ama bu konuda da kadın inisiyatifi üstün gelmelidir. Kadın kadından yana, kadın evinin eğitiminden yanadır. Bu, Makri ve Livisi’nin kadınının ahlaki ilgisini, bireysel felsefesini belirler. Başarılırsa bu iki topluluk gerçekten parlak bir din ve dil merkezleri olacaktır. Bugün, ocağın altında yanan ateş gibiler. Ellerinizde parıltılarının yayılabileceği meşalelerinizi yakın ve aydınlığa doğru yürüyün.

Livisi ve Makri’de Yunan dilinin ilk reformcusu olan merhum M.Mousaios, Livisi ve Makri’de otuz yıl boyunca sadece erkeklerin entelektüel eğitimini değil, aynı zamanda kızların eğitim ve öğretimini de hedefledi. Bunun açık bir örneğini verdi, kızı İrini‘yi, Arsakeion’da eğitim görmesi için gönderdi. Yunan dilinin doğru kullanımı için annelere ihtiyacımız olduğunu anladı ve anlattı. Kültürel mirası, halefleri, bilim adamları ve öğretmenleri, onun öğrencisi olan herkes, hafızasını tazelesin, çevresi ve akrabaları gibi hepimiz onun izinden yürüyelim. Geri kalmışlıkla mücadelesini taçlandırmak gerekiyor. Öğretmenin gayretine, milli zihniyetine, pedagojik deneyim ve yeteneklerine inancımız tam. Kyriakos ve Georgios Tsakiris, Antonios Nikolaou, Kleovoulos Aggelou ve genç ve özverili Ch. Papadoulis, proje için coşku ve kutsal şevkle dolu. Kız Mektebi’nin yeniden kurulmasına baba şefkati ve önde gelen hanımların işbirliği ile destek verelim, son derece milli ve kamu yararına büyük bir çalışma olacaktır.

Sotiría Aliberti

Bayan Kalliopi
Bayan Kalliopi
N. Loizidis
N. Loizidis
M.Mousaios
M.Mousaios

Yorum, görüş ve önerileriniz