Kuzu Göbeği Mantarı
Kuzu Göbeği Mantarı

Fethiye’den 18 Km uzaklıktaki Yeşil Üzümlü Beldesinde 2009 yılından bu yana her yılın Nisan Ayında ilginç bir festival düzenleniyor.  3 gün boyunca çeşitli etkinliklerin sergilendiği festival,  Kuzugöbeği Mantarının öneminin vurgulanması ve korunması amacıyla yapılıyor. Festivalin ismi: Yeşilüzümlü Kuzugöbeği Mantar Festivali.

Festival süresince bölge, yurt dışından ve içinden gelen mantar konusundaki uzmanların katkılarıyla adeta bir eğitim ve üretim atölyesine dönüşüyor. Yerli ve yabancı yüzlerce meraklı da Fethiye ve Yeşilüzümlü’ye gelerek rehberler eşliğinde, yöre halkıyla birlikte ormanda mantar avına katılıyorlar.  Mantar avcıları eğitim çalışmaları sırasında uzmanlardan topladıkları türlerle ilgili bilgiler ediniyorlar, mantarları saklamasını ve pişirmesini öğreniyorlar.

Latince Morchella Conica ya da Morchella Deliciosa olarak isimlendirilen kuzugöbeği mantarı, genellikle bahar aylarında ortaya çıkan çok değerli bir tür. Dünya mutfaklarında aranan bir lezzet olduğu için ekonomik değeri de çok yüksek. Özellikle Fransız mutfağında kuzugöbeği mantarından yapılan özel yemekler, ağzının tadını bilenlerin tercihi…

İlginçtir, Yeşilüzümlü Beldesini çevreleyen çam ormanlarında mantar mevsimi bittikten sonra orkideler boy göstermeye başlıyor. Mantar meraklıları gibi, yaz aylarında orkide meraklıları da beldeye gelip, farklı türleri keşfediyor ve Fethiye’nin flora zenginliğinin tanığı oluyorlar. Yeşil Üzümlü ve Fethiye için Botanik Turizmi bir hayal olmanın ötesinde…

Cadianda Antik Kenti Yeşil Üzümlü Fethiye
Cadianda Antik Kenti Yeşil Üzümlü Fethiye

Antik Likya’nın Xanthos Vadisinin en kuzeyindeki yerleşimi olan Cadianda Kenti, Yeşilüzümlü’nün merkezinden 9 Km kadar uzaklıktaki bir tepenin üzerinde kurulmuş. Tarihsel kaynaklarda bu kentin erken dönemlerine ilişkin çok fazla bilgi yok. Roma döneminde önemli bir yerleşim olduğu, çevredeki kalıntılardan kolayca anlaşılabiliyor.

Likya kentlerinde duvarların belirli bir formda yontulmamış çok sayıda taşlardan örüldüğü görülür. Taşların yan yüzeylerinin birbiriyle boşluk bırakmaksızın ve harç kullanılmadan bir araya getirilmesiyle örülen bu duvarlar Kyklop Duvarı olarak adlandırılıyor.

Kykloplar, tepegözlü dev gibi mitolojik yaratıklar. Eski çağlardaki inanışa göre, yalnızca iyi kalpli insanların yaşadığı kentlere gider, onlara yardımcı olarak kent surlarını örerlermiş.

kyklop cadianda fethiye
Kyklop

Kyklop Duvarları hemen her Likya kentinde var. Ama en güzel örnekleri Cadianda’da görülüyor. Kent surlarındaki örgü, arkeoloji dünyasında özel bir örnek olarak gösteriliyor. Daha da önemlisi, dünyanın her tarafında arkeoloji ile ilgilenenler bu duvarlardan ötürü Cadianda’yı, Üzümlü’yü, Fethiye’yi ve Türkiye’yi öğreniyor, tanıyorlar

Yıllar önce Fethiye’nin turizm sektöründe tanıtımı için kaleme aldığım ve çeşitli alanlarda yayınlanan bu yazının, Yeşilüzümlü için olumlu duygular yaratmasını istemiştim. İçinde abartı yok! Yukarda anlatılanları, o tarihlerde Yeşilüzümlü, Cadianda antik kenti ve Mantar Festivalinin iyi bir turistik çekim gücü olduğunu, gidilip – görülesi bir değer olduğunu ve buradan yansıyan mutlu insan fotoğraflarının tanıtım için çok etkili bir malzeme olacağını düşünerek yazmıştım. Yukarıda belirtilen nitelikleri ile Fethiye için çok kıymetli olduğu konusunda kuşkum yok!

Ancak, son yıllarda bölgede yaşanan yoğun yapılaşma bölgenin doğal dokusuna, güzelliğine yakışmıyor. Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketi gerekçesiyle bu yıl Mantar Festivalinin de yapılamaması etkinliğin popülerliğinin sürdürülebilmesi açısından sıkıntı yarattı.

Bir zamanlar cittaslow (sakin şehir) olmaya aday gösterilen Yeşilüzümlü’nün, bu projeye aday olabilmek için sahip olduğu vasıfları kaybetmemesi ve doğal ve kültürel değerlerinin korunması için çaba göstermek gerekiyor. Dastarıyla, kuzugöbeği mantarıyla, şarabıyla, Cadianda’sıyla benzersiz olan bu cennetin kıymetini bilmeliyiz…

Yorum, görüş ve önerileriniz